WALL STREET JOURNAL'DAN HÜKÜMET'E AĞIR SÖZLER !

ADANA ÇUKUROVAHaber Girişi : 07 Ağustos 2013 13:39
<font color=red>WALL STREET JOURNAL'DAN HÜKÜMET'E AĞIR SÖZLER !</font>
Wall Street Journal, Ergenekon davasında kararın açıklanmasının ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı kızdıracak bir makale kaleme aldı.
Yorum yazıda hükümeti "paranoyak" olmakla eleştiriren gazete, Başbakan Erdoğan'ın "muhaliflerini muğlak komplo suçlamaları ile cezalandırdığı"nı iddia etti."Türk Siyasetinde Paranoyak Tarz" başlıklı yazıda, Başbakan Erdoğan'ın Haziran ayındaki Gezi Parkı olaylarında "baskıcı yönünü" ortaya koyduğu belirtilerek, "İstanbul Taksim Meydanı'ndaki barışçıl göstericileri 'provokatör ve terörist' olmakla suçladı. TOMA'ları ve plastik mermileri onların üzerine doğrulttu" denildi. Ergenekon davasını, "demokratik bir devletin gayri ciddi komplo davası" olarak niteleyen gazete, "Erdoğan hükümeti şimdi de, onlarca muhalifi uzun hapis cezalarına çaptırarak paranoyak yönünü açığa çıkarıyor" dedi. Ergenekon davasının karara bağlanmış olmasına rağmen suçlamaları "iddia edilen komplo" olarak veren gazete, "Ergenekon'un varlığına ilişkin zayıf kanıtlar" bulunduğunu yazdı. Yazıda, Başbakan Erdoğan'ın, "son yıllarda Türkiye topraklarında gerçekleştirilen neredeyse bütün terör eylemlerinin sorumlusu olarak Ergenekon'u gösterdiği" belirtildi. Yazıda, Erdoğan hükümetinin, darbe girişiminin içinde yer aldıkları iddiasıyla, birçoğu üst düzey askeri yetkili olmak üzere aralarında gazeteci, avukat ve milletvekillerinin de bulunduğu yüzlerce kişiyi hapse attırdığı ifade edildi. Ergenekon davasında 250'den fazla kişinin 5 yıl ila müebbet hapis arasında çeşitli cezalara çarptırıldığı belirtilen yazıda en ağır cezaları alanlar arasında eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ile İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek'in bulunduğu hatırlatıldı. "Erdoğan taraftarları Türk ordusunun üç kez darbe yaptığına, son olarak 1997'de Necmettin Erbekan'ın kısa ömürlü İslami hükümetini devirdiği 1997'deki darbeye dikkat çekiyorlar" denilen yazıda Ergenekon'un belki de bu yüzden "olağanüstü" görüldüğü yorumuna yer verdi. "Eski Türk siyasi düzeninin, laik eğilimleri olan ancak çoğunlukla otokratik, kendi menfaatlerini gözeten ve rüşveti kullanan üst düzey yargıçlar, askeri yetkililer ve bürokratların oluşturduğu 'derin devleti' barındırdığından şüphe yok" denilen yazıda, Erdoğan'ın iktidara gelişinin, ülkede daha olgun ve temsili bir demokrasi yerleşiceğine yönelik umutları artırmasının nedenlerinden birinin de bu olduğu belirtildi.

"ERDOĞAN'IN KİNDARLIĞI KENDİSİNİN VE PARTİSİNİN ÇIKARLARINA HİZMET ETMEYECEK"

Ancak Başbakan Erdoğan'ın, "olgun ve temsili demokrasi" inşa etmek yerine, iktidarda geçirdiği 10 yıllık süre zarfında kendi "derin devletini" oluşturduğunu iddia eden gazete, "Militan bir İslami şiir okuduğu için 1999'da dört ay hapis cezası yatan adam, gördüğü iyiliklerin karşılığını fazlasıyla geri veriyor: Büyük bir komplo olduğu izlenimini oluşturmak için yüzlerce mahkeme yapılmış olabilir, fakat toplu yargılamalar, bireylerin yasal haklarını bireysel olarak savunmaları için çok kötü bir yöntem" ifadeleri kullanıldı.Bu tür bir "kindarlığın" Erdoğan ve siyasi partisinin uzun dönemli çıkarlarına hizmet etmeyeceği belirtilen yazıda, "Son zamanlara kadar birçok sekülarist, Erdoğan'ı, sunduğu ekonomik refahtan ve ordunun siyasi etkisini azaltmasından dolayı destekledi. Ancak (Erdoğan'ın) Taksim protestocularına yönelik insanlıktan uzak yaklaşımı ve şimdi bu (Ergenekon davası) kararları, kendisine destek verenlerin birçoğunu, kendi aleyhine çevirmeye ikna etti. Türklerin istediği son şey, kendilerinin de bir Vladimir Putin'leri olması" denildi.

"ERDOĞAN ÜLKEYİ ORTADOĞU'YA GÖTÜRÜYOR"

Gazetedeki yorum yazı, "Türkiye yıllardır, camiyi devlet yönetiminden ayırabilen bir Müslüman ülke modeli oldu. Erdoğan iktidarında Türkiye, ne dine, ne de moderniteye düşman bir İslami demokrasi modeli de olabilirdi. Ancak Pazartesi günkü kararlarla Türkiye düşündürücü bir şekilde daha çok Ortadoğu'ya, vatandaşlarının kaderi, güçlü bir adamın heveslerine bağlı olan bir ülkeye benziyor" ifadeleri ile sona erdi.