BAŞBAKAN ERDOĞAN 'SABRIMIZ TAŞIYOR'

ADANA YÜREĞİRHaber Girişi : 22 Temmuz 2013 09:25
<font color=red>BAŞBAKAN ERDOĞAN 'SABRIMIZ TAŞIYOR'</font>
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’nın düzenlediği iftar programına katıldı. İftar yemeği sonrası konuşan Başbakan Erdoğan, Ramazan ayında Suriye ve Mısır’da yaşanan olayları değerlendirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Partiİstanbul İl Başkanlığı’nın düzenlediği iftar programına katıldı. İftar yemeği sonrası konuşan Başbakan Erdoğan, Ramazan ayında Suriye ve Mısır’da yaşanan olayları değerlendirdi. Mısır ve Suriye’de yaşanan olaylardan dolayı büyük üzüntü duyduğunu söyleyen Erdoğan, “Yanı başımızda Suriye’deki gelişmeler artık sınırlarımızı da aşmak suretiyle zaman zaman ülkemiz içinde de ölümlere neden olmaya başladı. Sabırlıyız sabrediyoruz ama nereye kadar onu şimdi burada sizlerle paylaşacak durumda değilim” dedi.Konuşmasında ramazan ayının önemine de değinen Erdoğan, Ramazan’da nefsi duygulardan arınarak yoksulların, yolda kalmışları, kimsesizlerin hissiyatını anlayabilme şansı yakaladıklarını kaydetti. Erdoğan, Türkiye’de 76 milyonun her bir ferdinin insan olmaktan kaynaklanan özgürlüklerini kullanma hakkına sahip olduğunu belirterek, “Başkasının özgürlük alanına müdahale etmediği, başkasının yaşam tarzını tehdit etmediği müddetçe herkes özgür olmak, haklarını özgürce kullanmak durumundadır. Çoğunluk olmak azınlığı yok saymak anlamına gelmez. Kimseye de bu hakkı vermez. Demokrasi esasen insanları başkalarını özgürlük alanlarına müdahale etmeyecek şekilde bir arada birbirine saygılı şekilde tutabilmek için vardır. Çoğunluk azınlığa dayatmada bulunamaz. Ama azınlık da elindeki güçlerle güvenerek çoğunluğa dayatmalarda bulunma hakkına asla sahip olamaz. Eğer azınlığın tahakkümüne müsaade ederseniz, o zaman da çoğunluğun ta kendisine saygısızlık yapmış olursunuz. Bu iradeyi kullanamayanlar da kendilerini iktidara getirmiş olanlara karşı saygısızlıkla bulunmuş olurlar. Demokrasilerde sandıktan çıkan çoğunluğun elbette ki azınlığa her istediği yapma hakkı yoktur” diye konuştu.Dünyada güçlü bir Türkiye’nin istenmediğini savunan Başbakan Erdoğan, “Türkiye’nin güçlü olmaması için elinden geleni yapan güçler var, egemen güçler. On yıl içinde gücünü 1’e 3 katlayan bir Türkiye birçok çevreyi rahatsız ediyor. Bunlar dayanışma içindeler. Bunların hepsi bizim malumunuz. Şu anda içimizde bulunan birçok dostum da aslında bunu biliyorlar. Bütün bunlara karşı bizim güçlü Türkiye’de daha mutlu olacağımızı bilmemiz gerekir. Ama bizi zayıflatma gayreti içinde olanlara karşı biz dayanışma içinde olmazsak, elbirliği halinde olmazsak ülkemizin geleceğine yazık olmaz mı” şeklinde konuştu.Gezi Parkı olaylarına da değinen Erdoğan, şunları söyledi:“Mayıs ayını, Haziranı düşünün. Bu iki ay içinde Türkiye çok ciddi bir sıçramayı yaşarken meydana gelen olayların tanımını kimse yapabildi mi. Bütün bu olan eylemler zam talebiyle yapılmadı. 4 tane ağaç diye başladı. Ya 4 kesilir 40 tane dikilir. Kaldı ki burada bir sökme olayı söz konusu. Kaldı ki bu iktidar ile bu konuda kimsenin yarışamayacağı bir iktidar. Kimse bu konuda bizimle yarışamaz, aşık atamaz. Ben 2 milyar 800 milyon fidan ve ağaçtan bahsediyorum. Kimsenin kafası basmıyor. Malum çevrelerin. Hesap yapmaya kalkıyor ‘şu kadar metrekareye şu kadar olur’ diye.”

İstanbul’a Belediye Başkanı olduğu döneme atıfta bulunan Erdoğan, “İstanbul’a belediye başkanı olduğumda da aynı şeyi söylediler. ‘Göreceksiniz otobüsleri ikiye ayıracaklar. Bir tarafta örtülüler, bir tarafta açık olanları olacak’ dediler. Bu aralar Pendik’te bir kız kardeşimiz trenden düştü. Başlıklar şuydu ‘trenden attılar kızı’ Biz hala bunlarla mı uğraşacağız. Biz öyle bir rekabet içinde olalım ki muhasır medeniyetler seviyesinin üstüne Türkiye’yi çıkartalım. Yarışımız bu olsun. Ülkemizde yoksulluk seviyesi dünya ile mukayese edemeyeceğimiz noktaya gelsin. Ama hala birileri farklı şeyleri kaşımanın gayreti içinde” ifadelerini kullandı.

Son dönemde havacılık ve turizmde gelirlerin arttığını da vurgulayan Erdoğan, “Geçen ay sonu itibariyle havacılıkta artış iç ve dış yüzde 15.5 artış var. ‘Turizm bitti’ diyorlar. Hiç de öyle değil. Turizm denince sadece gezi parkı ve çevresi aklınıza geliyorsa o kadar dar düşünenler için bitmiş olabilir. Biz vatanda topraklarına bakıyoruz geçen ay itibariyle artış gelir itibariyle yüzde 18.5. Daha güzel olacak. Ama bütün sıkıntı içimizden geliyor. Nereyle paslaşarak. Dışarı ile paslaşarak. Batı asla Türkiye’nin güçlü olmasını istemiyor. Türkiye artık gündemi belirlenen bir ülke olmaktan çıktı, gündem belirleyen bir ülke oldu” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin komşuları ile ilişkileri noktasında eleştirileri hatırlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Birileri çıkıyor sizin Mısır’da, Suriye’de, Filistin’de ne işiniz var diyor. Bu söylenir mi. Dünyadaki birçok ülkelere şu soruları sormanız lazım. Sen onbinlerce öteden kalktın Irak’a niye geliyorsun. Ben sınır komşumla ilgili herhangi bir düşünce beyanımda bulunmayacağım ama onbinlerce kilometreden gelecekler ve bizim de huzurumuzu bozacaklar. Bütün bunları iyi değerlendirirsek Türkiye’nin konumunu daha iyi anlamak mümkün. Onun için güçlenmeye ihtiyacımız var. Onun için güçleniyoruz. Hiçbirimiz bu ülkenin tek başına sahibi değiliz. Hepimiz bir bütün olarak 76 milyon olarak bu ülkenin sahibiyiz. ‘Bu ülkenin sahibi benim ne dersem ol olacak’ anlayışını kabul etmek mümkün değildir. Bu baskıdır zulümdür. ‘Biz bu ülkeni sahibiyiz, birlikte Türkiye’yiz’ anlayışı ise demokratik bir anlayıştır. Bu ülkenin her zerresinde bizim ya da ecdadımızın kanı var. Önyargılarımızı bir yana, tarihten gelen husumetleri bir yana bırakacağız. Tarihte yaşanan acı olaylardan ders olacak ama onların istikbalimizi köreltmesine müsaade etmeyeceğiz.”

AK PARTİ İFTARI İŞ, SANAT, MEDYA VE SPOR CAMİASINI BİR ARAYA GETİRDİ

Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen iftara, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte katıldı. İftara Erdoğan çiftinin yanı sıra AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, eski İçişleri Bakanı, milletvekili Abdülkadir Aksu, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, AK Partiİstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, medya dünyasından İhlas Haber Ajansı (İHA) Genel Müdür Yardımcıları Hamit Arvas, İsmail Ballı, İbrahim Pazan, Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, Fehmi Koru, program yapımcısı Acun Ilıcalı, sanat camiasından Orhan Gencebay, Muazzez Ersoy, Mustafa Sandal, Berdan Mardini, Yonca Evcimik, Orhan Hakalmaz, Metin Şentürk, Uğur Işılak, Kutsi, işadamı Yıldırım Demirören, Saadettin Saran, Ahmet Çalık, Nazif Zorlu, Adnan Polat, çeşitli ülkelerin konsolosları, dini inanç önderleri ve spor camiasından İbrahim Kutluay olmak üzere yaklaşık 4 bin kişilik davetli katıldı.
İftar programına ev sahipliği yapan AK Partiİstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, konuklarını kapıda karşıladı ve tek tek tokalaştı. Ardından davetliler, görevliler eşliğinde kendileri için hazırlanan bölümlere alındı.

İftara iştirak eden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, “Mübarek Ramazan-i şerifin güzel bir iftarında il başkanlığımızın hazırlamış olduğu, iş dünyasının, sanat dünyasının katıldığı, medya dünyasının katıldığı, her kesimden insanların katıldığı ve özellikle Haliç kenarında olması ayrı bir güzellikte. Bu akşam burada birlikte iftar açacağız. Türkiye’de 76 milyonluk bir aileyiz. Hele Ramazan-i şerifin iftar sofraları bir noktada insani değerlerin ön plana çıktığı, duyguların dorukta olduğu ortamlardır. Ben herkesin Ramazan-i şerifini kutluyorum” dedi.
Sanatçı Orhan Gencebay, “Güzel bir iftar. Ramazanımızın güzel gönlerinden birisi. Ne güzel hep birlikte olmak” diye konuştu.

Yonca Evcimik, “Hemen hemen her sene katılıyorum. Seve seve geliyorum. Gerçekten her kesimden sanatçılardan da, işadamlarından da, politikacılardan da herkes burada oluyor” dedi. Yeni albüm çalışmasının olup olmadığı sorulan Evcimik, “Evet var ama ben bir türlü harekete geçemiyorum. Stüdyoya giremiyorum ama yoksa var” diye yanıt verdi.

Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir ise, “Ramazan ayı biliyorsunuz; İslam aleminin en güzel ayı. Bütün insanlar bir araya gelecek, birbirlerini görecekler. Bugünde güzel bir gün. Güzel bir iftarı hep birlikte yapacağız” diye konuştu.

BAŞBAKAN ERDOĞAN: “İNŞALLAH GEZİ PARKI’NDA DA SOHBET YAPARIZ”

Geçtiğimiz yıl azınlıkların gayri menkullerinin iadesi noktasında yaptıklarını anlatan Erdoğan, “Şu ana kadar 2.5 milyar dolarlık gayri menkulü azınlıklara teslim ettik. Bunu bugüne kadar Türkiye’de hangi iktidar yaptı. Kimse cesaret edemedi ama biz bunu başardık. Yeter ki konuşalım, meselelerimiz istişare edelim. Anlaşırsak çözeriz. Burada meselelerimizin arasına şiddetin girmemesine azami özen göstermek zorundayız. Şiddet eğer sorunları çözmede bir yöntem gibi görünürse o sorunlar çözülmez, daha da çözümsüz hale gelir. Şiddetin kimseye getireceği fayda yoktur, olmamıştır, olmayacaktır. Eğer yumruklar sıkılı ise tokalaşma olmaz. Şiddet her türlü uzlaşmanın önünü kapar. Her meselede şiddeti uzakta tutacağız. Her meseleyi anayasa yasalar dairesi içinde ele alacağız” şeklinde konuştu.

Erdoğan konuşmasında yeni anayasa tartışmalarına da değinerek, “Yeni anayasa sözü verdik milletimiz bunu bekliyor. Şu ana kadar 48 maddede mutabakat var. Diğerlerinde henüz yok. Eğer bunu 68, 78 yapabileceksek devam edelim. Ama yok şu anda gelin madem 48’de mutabakatı sağladık. Bir hafta oturalım yoğun çalışma ile bunu geçirelim. Mesafe alalım. Millet bir şeylerin yapıldığını görsün. Bunun yapılması ile ilgili olarak varım diyen bir parti çıkmadı. Değerli arkadaşlar olumlu bir cevap yok. Beyefendiler tatil yapacak herhalde. Böyle bir anlayış samimi olabilir mi. Niyetleri yok ipe un seriyorlar” dedi.

‘Başkanlık Sistemi’nden vazgeçin’ Ne olacak vazgeçersek. Bu bizim olmazsa olmazımız değil.

326 milletvekili bulunan AK Parti’nin komisyonda 3 üyesinin bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, “Bir tanesinin 29 milletvekili ile 3 üyesi, bir diğerin 51 milletvekili ile 3 üyesi var. Hepsinin toplam 221 milletvekili ve komisyonda 9 üyesi var. Bizim 326 milletvekilimiz var. Komisyonda 3 üyemiz var. Şimdi soruyorum çoğunluk mu azınlığa, azınlık mı çoğunluğa tahakküm ediyor. Bu gerçeği ortaya koymak durumundayız. Tutturmuşlar ‘Başkanlık Sistemi’nden vazgeçin’ Ne olacak vazgeçersek. Bu bizim olmazsa olmazımız değil. Sen kırmızı çizgi diyorsan ben kırmızı çizgi koymuyorum. Biz teklif getiriyoruz ‘başkanlık sistemi müzakere’ edilsin diyoruz. Bunlar siyasette çeşitli başlıkları dahi tartışmaktan korkuyorlar. Öbür tarafta eyalet sistemi diyen de var. Bölgesel parlamentolardan bahsedenler de var” ifadelerini kullandı.

Akil insanlar projesinden de bahseden Erdoğan, “Akil insanlar projesini ortaya koyduk beyefendiler rahatsız oldular. ‘Ülkede 63 akil insan mı var’ dediler. Yahu 63 insan akil demedik ki bu bir sembol. Bunu yaparken tamamı bunlardır demedik. Ama 9 kişiden oluşan gruplarla 7 bölgeye 63 kardeşimizi gönderelim toplumun nabzını alalım dedik. Onlara telkinde bulunma gayreti içinde de olmadık. Bize raporlarını sundular. Bazı yerlerde olumsuzluklarla karış karşıya geldiler. Ama onlar sabırla bu aşamayı aştılar ve bizlere 2.5 ay sonra raporları sundular. Şimdi biz o raporlar üzerinde çalışıyor ve geleceğe yönelik yolumuzu belirlemiş olacağız” şeklinde konuştu.

Ankara’da alevi ailelerin oturduğu evlerin işaretlenmesi konusunda da açıklamalarda bulunan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Ankara’da Mamak’ta bundan birkaç gün önce bazı evlerin kapılarına çirkin şeyler yazılıyor. Bir mezhep mensuplarına yönelik gerçekten tahrik tar oyun oynanmak isteniyor. Polisimiz sorumluları yakalıyor Bu yazıyı yazanları kanlı bir terör örgütünün mensubu oldukları, daha da ilginci o mezhebin mensupları oldukları ortaya çıkıyor. Türkiye’nin her yanında bu oyun oynamaya çalışıyor. Taksim Gezi Parkı’nda da bu olmadı mı? Dün bir düğün diye bir adım attılar. Düğünün arkasında örgüt mensupları yine meydanda ve sokak aralarında cirit atıyor. Buna vesile olmak, buna aracı olmak, bunun zeminini hazırlamak şu güzelim İstanbul’umuz da yanlış değil mi? Niye bunlara zemin hazırlıyoruz. Buna ne gerek var. Kardeşçe yaşamak varken, bu niye. Bunun fikir, düşünce özgürlü ile ne alakası var. Hepsi illegal örgüt ve uzantıları. Elinde molotofla dolaşmanın anlamı yok. Madem bir vatandaşsın fikrini söyle.”

Başbakan Erdoğan, dün gece Üsküdar’da gittiği park örneğini vererek ‘inşallah yakında Gezi Parkı’nda da o sohbeti yaparız’ diyerek, “Ben Üsküdar’da bir parkaydım, vatandaşlarla sohbet ettim. Çay içtik kuruyemiş yedik. Beraberce 1,5 saat sohbet ettik. Yakında inşallah Gezi Parkı’nda da o sohbeti yaparız. Gençliğimiz orada geçti. Oranın adresini bilmeyenler bizden adres sorabilir. Belediye başkanı oldum her gün 3-4 nikah kıydım o parkın içinde. Bunu da bilmezler tabi onlar. 76 milyon olarak bu tuzaklara düşmeyelim. Bizi çatıştırıp, aramazına nifak sokup, buradan çıkar elde etmek isteyenler bu fırsatı tanımayın” dedi.

‘Türkiye’de her kesimin şüphesiz sorunları var’ diyerek sözlerini sürdüren Erdoğan, “Bu sorunların tamamının farkındayız ama bu sorunları çözmek için elimizden geleni yapıyoruz. Bingöl havalimanı açılışını yaptım. 10 yıl önce buna kim inanırdı. Türkiye’de 26 havalimanı vardı göreve geldiğimizde, şimdi 49 havalimanı var. Cuma günü Kastamonu havalimanını açtık. 40 dakikada buradasınız. Kastamonulu buna inanmıyordu. Binlerce yurttaşımı o coşkuyu paylaştı. Haftaya Cuma Şırnak Şerafettin Elçi Havalimanını açıyoruz. Bir siyasi parti lideri merhuma verip veriştiriyor ama ağza alınmayacak ifadeler kullanıyor. Bunun cevabını kimin vermesi lazım ben mi vereceğim, demokrasiye inanmış olanlar mı? Bu insan bu ülkede bayındırlık bakanlığı yapmış mı yapmış, milletvekilliği yapmış mı yapmış. Biz de bakanlık yapan bir insana o bölgenin insanı olarak o ismi verdik. İşte hazımsızlık. Bunların hazmetmeye alışması lazım. Ama bu da olacak. Biz bu sorunları çözerek yolumuza devam edeceğiz. İnşallah Hakkari Yüksekova’daki havalimanı açılışını da yapacağız” diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, “Birileri pala ile dolaşırken, birileri molotof kokteyli ile dolaşırken, biz bu ülkede gençliğimize, modern Türkiye’nin yaşam şeklini anlatma gayreti içindeyiz. Bunun için elimizden gelen gayretle koşuyoruz. On yıl boyunca bizi seçenlerin değil 76 milyonun sorunlarını çözmeye gayret ettik. Artık doğalgaz çevrim santralleri ile sadece Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılayan bir ülke değiliz. Şimdi işi öyle bir noktaya getirdik ki sular akar Türkler bakardı. Şimdi su akar Türk yapar dedik ve suyu enerjiye dönüştürmenin mücadelesini veriyoruz. Bütün bunların yanında termik santrallerde çok geriydi orada ciddi sıçramalarımız oldu. Ne kadar çeşitlendirirsek o kadar fayda var diyoruz” dedi.

Erdoğan, “Şimdiden ramazan bayramınızı tebrik ediyorum. Birbirimizi yaratandan ötürü sevelim. Hepimizin gideceği yer belli. İki metreküplük mezara gideceğiz. Bu kavga niye diye sorarlar adama. Oraya gök kubbede hoş bir seda bırakarak gidelim mesele budur” diyerek sözlerini tamamladı.

‘ÇAYA BEKLERİM BAŞBAKANIM’ PANKARTI DİKKAT ÇEKTİ

Öte yandan, Haliç Kongre Merkezi’nin karşısında ki bir binaya asılan ve üzerinde ‘çaya beklerim başbakanım’ yazılı dev pankart dikkat çekti.

İftara davetli konukların katılımları sürerken ilerleyen dakikalarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da alana gelmesi bekleniyor.

BAŞBAKAN ERDOĞAN, HALİÇ KONGRE MERKEZİ’NDEKİ İFTARA KATILDI

Başbakan Erdoğan'ı, iftara ev sahipliği yapan AK Partiİstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu ve yakın kurmayları karşıladı. Karşılamanın ardından Erdoğan, beraberindeki davetlilerle birlikte iftarını açmak üzere kendisine ayrılan iftar masasına geçti.

BAKAN BAĞIŞ: “ONLARLA İFTAR AÇMAKTAN MUTLULUKLAR DUYUYORUM”

Bakan Bağış, AK Partiİstanbul İl Başkanlığı’nın iftarına katılmak üzere eşi Reyhan Bağış ile birlikte Haliç Kongre Merkezi’ne geldi. Burada iftar öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Bağış, “AK Partiİstanbul İl Başkanlığı’nın geleneksel bir iftarı. Bende eşimle birlikte katıldım. Burada gerçekten İstanbul’daki tüm sevenlerimiz, partinin çile çekenleri, tüm emektarları burada. Onların ortaya koyduğu kararlılıkla Türkiye bu noktaya geldi” dedi.
Kimi kesimlerin ‘muhtar bile olamaz dediği ismin bugün başbakan olduğuna dikkat çeken Bağış, “Kimilerinin artık muhtar bile olamaz dediği Sayın Başbakanımızın peşine düşen o cefakar güzel insanlar bugün Türkiye’nin dünyanın en güçlü ekonomilerinden biri olmalarına vesile oldu. Onlarla iftar açmaktan mutluluklar duyuyorum” diye konuştu.