Antalya’da, KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası ve Türk Büro Sen üyesi memurlar halay çekerek 1 gün iş bıraktı.
Türkiye Kamu- Sen'e bağlı Türk Büro Sen ile Kamu Emekçileri Konfederasyonu'na bağlı Büro Emekçileri Sendikası'nın ülke genelinde yaptığı 1 günlük iş bırakma eylemi kapsamında Antalya’da da iş bırakıldı.
Antalya Defterdarlığı önünde toplanan Büro Emekçileri Sendikası ve Türk Büro Sen üyesi kamu çalışanları, döviz ve pankartlar açarak vergi ve ücrette adalet, ek ödeme ve fazla mesai ücretlerinin maaşlara dahil edilerek emekliliğe yansıtılması ve güvenceli iş talebiyle eylem yaptı.
Defterdarlık önünde halay çeken memurlar Yıldız Caddesi’nden yürüyerek Antalya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’ne geldi. Buradaki memurların katılmasıyla davul zurna eşliğinde yine halay çekildi. Bazı memurlar düşük maaşa dikkat çekmek için simit yedi.
Memurlar daha sonra Şarampol Caddesi raylı sistem yolundan Kazım Özalp Caddesi’ni takip ederek Attalos Heykeli önünde toplandı. Yürüyüş nedeniyle tramvay seferlerinde aksama meydana geldi. Memurlar zaman zaman tramvay hattı üstünde oturma eylemi yaptı.
Türk Büro Sen Şube Başkanı Nuri Ünal, yaptığı basın açıklamasında Türkiye genelinde bugün 1 günlük iş bırakma eyleminin gerçekleştiğini hatırlattı. Yapılan iş bırakma eyleminin bir uyarı olduğuna işaret eden Ünal, taleplerin karşılanmaması halinde genel grev yapılabileceğini söyledi.
Ünal, iş yoğunluğu ve personel eksikliği nedeniyle özellikle Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Nüfus Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü personelinin fiilen fazla mesai yapmalarına rağmen 666 KHK ile fazla mesai ücretlerinin gasp edildiğini bildirdi.
Kamu çalışanlarının 1 Ocak 2013 tarihi itibariyle her ay 200 lira ile 700 lira arasında gelir kaybına uğratıldığını anlatan Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Başta SGK Türkiye İş Kurumu olmak üzere, kurumların yıllardır kazanılmış hakkı olan ikramiyeleri, ilave ek ödemeleri kaldırılmıştır. Bütün bunlar yetmezmiş gibi şimdi de kamu çalışanı devlet memurlarının iş güvencelerine göz dikilmiştir. Güvencesiz çalışma, taşeronlaşma, esnek istihdam, performansa dayalı ücret sistemi gibi kamu çalışanlarının asla kabul edemeyeceği yeni bir çalışma hayatı dayatılmaktadır. İş güvencemizi asla müzakere konusu yapmayacağız. İnsanca yaşam ve grevli toplu sözleşmeli sendika talebimiz gerçekleşene kadar mücadelemizi yükseltmeye devam edeceğiz.”
Ünal, hakları için mücadele eden sendika yönetici ve temsilcilerinin cezalarla sindirilmek istendiğini sözlerine ekledi.
