Eğitim Bir-Sen 7. Şube Yönetim Kurulları İstişare Toplantısı Alanya’da yapıldı.
Basın toplantısı düzenleyen Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, dershanelere tıpkı fabrikalar gibi teşvik verilerek okullara dönüştürülebileceğine dikkat çekti. Gündoğdu, dershane ihtiyacının artmasındaki en önemli nedenin eğitimdeki kalitesizlik ve eksikliğin olduğunu söyledi. Bu eksikliğin giderilmesi gerektiğini belirten Gündoğdu, devletin ve bakanın birinci görevinin eğitimi bütün okullarda kaliteli hale getirmek ifade etti. Dershaneciliğin ayrı bir boyutta ele alınması gerektiğini belirten Gündoğdu, dershanelerin sebep değil, sonuç olduğuna dikkat çekti.
Gündoğdu, “Devletin yapamadığını sınavlara hazırlayan boyutuyla ele aldığımızda dershaneciliği yerinde tanımlamış oluruz. Sınav bittiği günden itibaren yok hükmünde olduğunu, hayata hazırlamak olmadığını, diploma veren bir kurum olmadığı için devletin yükünü hafifletme gerçeğini de ayrı bir kategoride ele almak gerekiyor. ‘Dershaneleri kapatıyorum’ şeklinde bir yaklaşımın eğitim bilimi açısından sakıncalı bir durumdur” dedi.
Yardımcı hizmetli başta olmak üzere had safhada olan yardımcı personel açığı nedeniyle okulların, okul aile birlikleri marifetiyle velilerden toplayabildikleri bağışlarla ücretli personel çalıştırarak sorunu aşmaya çalıştığını belirten Gündoğdu, okul giderlerinin merkezi bütçeden karşılanmaması okul ile veli arasında ‘zorunlu bağış’ gibi bir engelin çıkmasına neden olduğuna dikkat çekti. Bu durumun da okul-veli diyalogunu, okul iklimini olumsuz etkilediğini ifade eden Gündoğdu, okul yöneticileri başta olmak üzere çoğunlukla eğitimcileri töhmet altında bırakan, tahsildar konumuna sokan bütçesiz okullar, eğitim çalışanlarının değil, hükümetin sorunu olduğunu söyledi. Gündoğdu, “Eğitimcilerde itibar kaybına neden olan ‘her okul başının çaresine baksın’ uygulaması, geçmişte bakanlık tarafından gönderilen tehdit içerikli bağış genelgeleri ile adeta içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Bakanlığın okulların bütçe problemini bir an önce çözmesini, okul yöneticilerinin ise zorunlu tahsildarlık değil, eğitim liderliği yaptığı günleri görmeyi bekliyoruz” ifadesini kullandı.
Konuşmasında 4/C kadrosunda çalışanların yaşadıkları sıkıntılara da dikkat çeken Gündoğdu, 4/C’li çalışanların aldıkları sefalet ücreti ile ayakta kalma mücadelesi verdiğini belirtti. Bu nedenle 4/C’li çalışanların kadro beklediğini kaydeden Gündoğdu, “2012 yılı toplu sözleşmesinde Memur-Sen olarak çalışma sürelerinin 11 aydan 11 ay 28 güne çıkarılmasını sağlamamız nedeniyle sıkıntılarının çözüleceğine olan umutları artan 4/C’li çalışanların Milli Eğitim Bakanlığı’nda fazla mesaileri ücretlendirilmemektedir. Farklı istihdam şekillerinin tamamen ortadan kaldırılmasının zamanı gelmiş ve geçmektedir. 4/C kapsamında yapılan sorunlu istihdam biçimine son verilmeli, çalışanlar kadroya geçirilmelidir.” diye konuştu.